Süleyman Hilmi Tunahan neden kitap yazmadı
Süleyman Hilmi Tunahan Hazretleri kitap yazmamıştır. Bunun yerine 1300-1400 yıldır islam dünyasında yazılan islami eserleri okuyabilecek ve anlayabilecek talebeler yetiştirmeyi tercih etmiştir.
İslam adına 1300-1400 yıldır yazılacak herşey zaten asırlarca yazılmış bir çok mevzu en derin şekilde aydınlatılmıştır. Fakat öyle bir devirdeyiz ki bu binlerce eser kütüphanelerde tozlanmış durumdadır. Ve bu eserleri okuyabilecek anlayabilecek kimse kalmamıştır.
İşte Süleyman Hilmi Tunahan Hazretleri bu gerçeği gördüğü ve bildiği için bu eserleri okuyacak talebeler öğrenciler yetiştirmek için mücadele etmiştir.
Aslında burada, eline kağıt kalem alıp hemen kitap yazma derdine düşen bir çok kişiye kapak niteliğinde ince bir mesaj vardır.
Süleyman Hilmi Tunahan Hazretlerinin neden kitap yazmadığına dair sözleri:
“Selefin mum ışında yazdığı paha biçilmez hazine misali eserlerin toprağa gömülerek çürüdüğünü, bakkallara satıldığını, çöplüklere atıldığını ve bir kısmının da kütüphane raflarında tozlanmış ve çürümeye terk edilmiş olduğunu gördüm. Medreseleri kapanmış, yazısı değiştirilmiş, din ilimleri yok olmaya yüz tutmuş olan bir zamanda kitap yazmaktansa yazılan ilmî eserleri anlayarak anlatacak ve ilmi satırdan sadra indirip yaşatacak talebe, yani canlı kitap yetiştirmeyi daha lüzumlu buldum.”
İslam adına 1300-1400 yıldır yazılacak herşey zaten asırlarca yazılmış bir çok mevzu en derin şekilde aydınlatılmıştır. Fakat öyle bir devirdeyiz ki bu binlerce eser kütüphanelerde tozlanmış durumdadır. Ve bu eserleri okuyabilecek anlayabilecek kimse kalmamıştır.
İşte Süleyman Hilmi Tunahan Hazretleri bu gerçeği gördüğü ve bildiği için bu eserleri okuyacak talebeler öğrenciler yetiştirmek için mücadele etmiştir.
Aslında burada, eline kağıt kalem alıp hemen kitap yazma derdine düşen bir çok kişiye kapak niteliğinde ince bir mesaj vardır.
Süleyman Hilmi Tunahan Hazretlerinin neden kitap yazmadığına dair sözleri:
“Selefin mum ışında yazdığı paha biçilmez hazine misali eserlerin toprağa gömülerek çürüdüğünü, bakkallara satıldığını, çöplüklere atıldığını ve bir kısmının da kütüphane raflarında tozlanmış ve çürümeye terk edilmiş olduğunu gördüm. Medreseleri kapanmış, yazısı değiştirilmiş, din ilimleri yok olmaya yüz tutmuş olan bir zamanda kitap yazmaktansa yazılan ilmî eserleri anlayarak anlatacak ve ilmi satırdan sadra indirip yaşatacak talebe, yani canlı kitap yetiştirmeyi daha lüzumlu buldum.”
Konular
- Allah bu dini facir bir adamla da güçlendirir
- Hz. Ebu Bekr'in (r.a.) İslam ordusuna nasihatleri
- Trafik kazalarından korunmanın manevi tedbirleri
- Evlerin de iffeti vardır
- Hayatı boş yaşayanlara 40 nasihat
- Diyanet'e Göre İMÂM-I RABBÂNÎ
- İmam Rabbani Ne zaman vefat etti
- GAYRET-İ İSLÂMA NE OLDU?
- Ali Haydar Efendi de zahiri alimdi. Mürşid ya da Müceddid değildi.
- YA SEN OLMASAYDIN..
- Cennete giden günahkar komşu
- Hz. Ebu bekir'in İhtiyaç sahibi olana yardımı
- Sana Bir Kaz Yollasam Yolar Mısın ?
- KURMANCAN DATKA FİLM OLUYOR
- Hasta ziyaretine giden sağırın hikayesi
- Hamile kadın Allah yolunda cihad eden gibidir
- Hastalıklar kimine rahmet kimine zahmettir
- Çöpten çıkan Dostoyevski umudu oldu
- Yaşlı Şeyh Ve İcezat isteyen Genç Talebe
- Osmanlıda aile kültürü
- Vezir bulmak için kapı yaptıran padişah
- EV TEMİZLİĞİNDE LİMONU BAŞ SIRAYA YAZIN!
- Geçmişe sünger çekmek
- KOYUNLARIN KÖPEKLERDEN FAZLA OLMASININ NEDENİ..!
- uyku düzeni
- REFERANSIM ALLAH'TIR
- Kuran okumak sağ beyni geliştiriyor
- Bilinçaltı ve zihnin bu kadar önemli olduğunu bilmezdim
- Neden ehli sünnetle uğraşıyorlar
- Boşanmaktan Vazgeçiren Söz